Twitter yüce mahkemesi ve meşhur alanlarında nam salmış hakim savcıları (!)

Kesinlikle katılıyorum. Bu durumun en büyük olaylarından bir örnek olarak Kadir ŞEKER davası örnek gösterilebilir diye düşünüyorum. Kamuoyunun gözünde belli ağır ceza suçları için belli bahaneler üretiliyor olabilir kendi içlerinde fakat bu bahanelerden hiçbiri hukuk düzeninde yer alan yaşama hakkına ket vuramaz üstelik somut olaydaki gibi ağır bir şekliyle. Kamunun gözünde çoğu suç karşısında tepki olarak intikamcı adalet duygusu benimsenmiş durumda fakat bu hakimlerin Tarafsızlığına engel olduğu kadar diğer cezaya çarptırılan insanlara da haksızlık.

Bence de var olan hukuk sistemimiz için ciddi sorun teşkil ediyorlar. Hepsinin ana problemi hakimlerin veya savcıların sanki yetkisi varmışta uygulamıyormuş algısında olmaları. Hukuk mesleğini icra eden insanların kanunlar yapmadığını, var olan kanunlarını yalnızca uygulayabildiğini anlatabilmek gerek sanırım.

Maalesef bu kitleden ben de pek hoşnut değilim. Özellikle hâkimlerimizin üzerinde baskı oluşturabilmek adına başlatılan bu tarz akımlar gerçekten adalet sisteminin asıl tehlikesidir benim gözümde. Evet gerçekten kamuoyu sayesinde bir çok şey başarılabiliyor zaman zaman bunu görebiliyoruz fakat bu husus özellikle yazılı kanunlara dayanan bir kıta avrupası hukuk sistemine sahip bir hukuk devletinde ters tepkiye yol açabilir. İnsanların hukuk okumadan hukuki anlamda her şeye hâkim olabilecekleri algısı kesinlikle yıkılmalı aksi halde şu an bile eleştirsek de eleştirdiğimiz bir hukuk sistemiz dahi kalmayabilir.

İnsanlar artık her şeye yorum yapabileceklerini ve her şeye karar verebileceklerini düşünüyorlar. Medyanın nasıl herkesi bir araya getirip farkındalık yaratmak gibi faydalı bir etkisi varsa maalesef insanları yalan yanlış bilgilerle tahrik etme gücü de var. Hakim bağımsız, tarafsız ve medyanın etkisinden uzak olmalı. Asıl soru Twitterda yargıçlık yapmak ifade özgürlüğü mü yoksa kamu yararı için susturulmalı mı ? Her ne kadar insanlar bilgisiz ve tutarsızca yargılamalar yapsalar da susturulmaları günümüz devlet anlayışını aykırı olacaktır. Bunu önlemenin en iyi yolu ise halkın hukuka olan güvenini sağlamlaştırmak. Ne yazık ki ülkemizde son senelerde hukuka olan güven azaldı ve bu nedenle “sosyal medya adaleti” kavramı orataya çıktı.